27 Ocak 2017 Cuma

Bi Kutu Mutluluk (2) .. :))


Bi kutu mutluluk sitesinden ikinci alışverişimi yaptım, ve gene kutu değilde
 sevdiğim beğendiğim iki parça ürünü aldım. Ürünler böyle baloncuklu zarfta geldi tabi zarfın üstünde yine bir motto :)


Bu bir rozet eskilerin değimiyle yaka iğnesi :) Bunu çok sevdiğim bir arkadaşıma aldım, kendisi
tilki li şeyleri çok sever. Umarım bunuda beğenir ..


Buda bir çift küpe, tabiki çay kahve delisi bana :) Küpelerimi takıp çay partilerine akıcam :)


Vee bi mutlu dergi.. içinde benonun bir yazısı var çok beğendim çok güzel bir yazıydı..

Eveet sevgili okur,takipçi,abone :)) 
bir başka alışveriş yazısında görüşmek dileği ile ...


26 Ocak 2017 Perşembe

Bir Simit ile Bir Tutam Mutluluk ...


Her sabah işe gelirken simit aldığım bir amca var, yaşlıca biraz sanırım yetmişlerinde. Beni görür görmez hemen yüzü güler ve hoşgeldiiin der :) Kış ayında olduğumuz için simit arabasının üstünde,
naylon şeffaf bir branda var. O küçücük mekanda bir dünyası var amcanın güzel bir dünyası...
Küçücük cızırtılı radyosundan eski sanatçıların türk sanat müziği şarkılarını dinler, yanık yanık
hakiki seslerden şimdiki gibi bilgisayar mucizelerinden değil :) Küçük bir taburesi var, müşteri olmadığında gazete okur, ve çevre restoranlardan aldığı büyük bardak çayını yudumlar. Sabahları simit aldığımda poşetin ağzını bağlayıp poşetin uçlarını iyice açıp parmaklarıma geçirir, düşmesin ıslanmasın ziyan olmasın diye.. tabi o bilir ki en çok paranın kıymetini, karda soğukta tanesi 1,25-tl den simit satar çünkü.. Çok yaşa simitçi amca sabahları bir simitle beraber bana verdiğin bir avuç huzur ve bir tutam mutluluk için ...


23 Ocak 2017 Pazartesi

SEA LİFE İSTANBUL (AKVARYUM) GEZİMİZ

Merhaba,
Ocak ayında çok yazı yazmak istedim ama, aralık-mart ayları arası bir muhasebecinin
kabus ayları olduğundan tabikide yazamadım :( Neyse ay bitmeden bir yazı bari yetiştirdim..
Geçtiğimiz haftasonu Forum İstanbul Avm içindeki akvaryuma gittik, kızkardeşim miles puanlarıyla bilet almış bize, yoksa hiç aklımda yoktu oraya gitmek merak ta etmiyordum açıkçası. Neden derseniz, floryadaki İstanbul Akvaryum'a gittiğim için buranın küçük ve vasat olacağını düşünüyordum. Ama hiçte öyle değildi gayet keyifle aaaaa şuna bak aaaaa buna bak diye diye gezdik valla :) Flaşlı resim çekmek yasaktı mümkün olduğunca iyi kareler yakaldım sizler için çünkü daha ordayken bloğa yazmayı düşündüm, yaaaa böylede bi çalışkan böylede bi bloğuna bağlı blogırım ki ben :P 
Hadi bakalım buyrun dinlendirici hipnotik paluk resimlerine :)






Bizim Aras balığı küçük bi tünelden geçiyor :)


Dori :) İstanbul Akvaryumunda küçük bi çocuk bu dori balığı görünce babasına, "baba bak nemonun babasının arkadaşııı" diye bağırmıştı :)))





Allahım nasılda güzel yaratmış, balığın renginin güzelliğine bakarmısınız



Yavyu balıklar, tatlı bebişler ..


Deniz analarının olduğu bölüm, avizeye dikkat ! 
Bu bölümde kibar bi bayan oğluna gel canım deniz annelerine bakalım dedi,
benmi yakalıyorum komik diyalogları onlarmı beni yakalıyor yoksa :P


Ağza bak sanki gülüyo şapşik :))


Erkek kardeşim gelmedi bizimle ben balığı tavada severim diye bayat bi espri yaptı, bu balıkları görse kesin ağzı sulanırdı da hani :)


Köpek balığı, dişlerini yakından görene kadar sempatik gelmişti bana ..








Leopar desenli vatoz, çok ilginç yaa çokta güzel ..


Bu kaplumbağalar ailelerin çocuklarına alıp sonrada bakamayıp buraya verdikleri kaplumbağalarmış, hemen yan tarafta da kaplumbağa hastanesi vardı..




Bu tunelin boş fotoğrafını çekeyim diye az beklemedim :)



Tepemden geçen köpek balığı, işte bu dişler çok tırsıttı beni ..




Birtek hayal kırıklığı vaad ettikleri dünyanın en büyük yengeçlerini arayıpta bulamamak oldu :) Naaptınız ayol yedinizmi yoksa :))




Pirena lar o kadar sakinlerki sanırsın melek melek :)


Şimdilik hoşçakalın, yeni yazılarda görüşmek üzere ..

PERA PALAS'TA ÇAY SAATİ ...

    Merhabaaaa uzun bir aradan sonra blog okuyan canım insanlar :) Geçtiğimiz haftasonu çok özel bir gün geçirdim tarihi Pera Palas Oteld...